Güngör İblikçi’den “Geçmişten Bugüne Gravür ve Ötesi” Sergisi

Gravür sanatının dünyaca ünlü ismi Güngör İblikçi, 7-29 Aralık 2016 tarihleri arasında, Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi’nde eşsiz eserlerinin yer alacağı “Geçmişten Bugüne Gravür ve Ötesi” sergisinde sanatseverlerle buluşacak.

Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’ni 1959 yılında Zeki Faik İzer Atelyesi’nde bitirdikten sonra sanatını geliştirmek için gittiği İsviçre’nin Cenevre kentinde kırk sene yaşadığı süre içinde Türkiye, İsviçre, Polonya, İtalya, Almanya, İngiltere, Norveç, ABD ve Arjantin’de katıldığı sergilerde başarısını duyuran ve dünya müzelerinde resimleri sergilenen yaklaşık on beş sene önce geri döndüğü vatanında çalışmalarını Feneryolu’ndaki atelyesinde sürdüren Güngör İblikçi, Mimar Sinan eseri olan Tophane-i Amire’de eserlerini aralık ayında sergileyecek.

Resimlerinde gravür tekniğini büyük bir emek, sabır ve ustalıkla nitelikli bir şekilde uygulamasının yanı sıra kaynağını uygarlıkların birleşimi Anadolu’dan aldığı Türk sanatçısı kimliğini çağdaş soyut bir beğeniye, özgün ve kişilikli bir üslup doğrultusunda sunmasıdır. Doğayı soyutlayıcı ve süsleyici bir öğe olarak değiştiren İslam sanatı geleneğiyle günümüzün soyut eğilimleri arasında özdeşleşen duyarlı bir çizgiyi vurgulayan İblikçi’nin gravürleri eski çağ resimlerinden, hat sanatına, Anadolu’nun nakışlarından Uzakdoğu motiflerine kadar, evrensele uzanan ilgi alanından İslam sanatlarının yineleme ritminden özümsenmiş üretken bir biçim anlayışı üzerinde temellendirilmiştir.

Asimetrik bir düzen içinde, devirgen, elips, sarmal hareketlerle kendi doğallığında biçimlenen, birbirinin içinden çıkarak içkinlikten aşkınlığa gelen doğurgan motifler… Koyu mavi gecelerden alacakaranlıklara, solgun tanyeri pembelerine, yangınlar ve kor halindeki ateşlerden, zümrüt yeşili, toprak sarısı, bakır ve kurşun renklerine; güneş ışığı, saydamlık ve altın parıltılarına dönüşen görkemli baş döndürücü bir evrenin yansımaları…

Güngör İblikçi’nin Evrenin özündeki varoluşla, yok oluş arasındaki devinim ve paradoksunu kendine özgü ritmlerle biçimlenen dokusal örgü ve gizemli renk zenginliğe ancak düşlerimizde görebileceğimiz görsel bir şölene çevirerek sunduğu eserlerini görmek isteyen sanat severler 7- 29 Aralık tarihleri arasında sergiyi gezebilirler.

kaynak

tr_TRTurkish