Dokunaklı, Agresif, Işıltılı Bir Yeni Sayfa: Fates Warning “Long Day Good Night”

Boğaç Gökmen

İçinden geçtiğimiz, felaket filmlerini aratmayacak deli saçması sürecin ortasında, müziğe tutunarak adımlamaya çalışanlardan biriyseniz, bünyeyi her şeyden soyutlayacak bir albümün ne demek olduğunu da en iyi siz bilirsiniz.

Olası karamsar ve kaygı katkılı düşüncelerden sıyrılıp, arkanıza yaslanarak döndürmeye başladığınız albümün, en azından o süre boyunca sizi kollarına alıp sarmalaması, her şeyden uzak, korunaklı bir yere taşıması tam bir nimet kıvamında olacaktır. 

İşte, Fates Warning’in “Long Day Good Night” isimli yeni albümü için yapılacak belki de ilk tespitlerden biri de albümün, tam da bu etkiyi yaratabilecek hem teknik hem de duygu yoğun nitelikleri taşıması üzerine olabilir.

80’li yılların başında temelleri atılan, türün ortaya çıkması ve gelişmesinde bir hayli emeği olan progresif metal sahnesinin gizli kahramanlarından Fates Warning, 35 yıldan uzun süredir faaliyet alanında ortaya koyduğu yüz akı albümlerle saygın bir yere sahip.

Grubun parlak kariyerinin en destansı ve uzun soluklu albümü olarak nitelendirilen yeni albüm için yapılan bu tanımlama, ilk başta fazla iddialı gibi görünse de albümle yapılan teşrikimesai süreci boyunca haklılığını giderek arttıran bir tespite dönüşüyor.

Örneğin, Floydvari açılışı ve albümün en uzun boylu şarkısı “The Longest Shadow of the Day” ile katmanlar arası geçişlere oradan da müzisyenlik hünerlerine şapka çıkartmamak ne mümkün.  “Now Comes the Rain”in ilk soluğuyla kavrayıp zihne kazınan yumuşak, incelikli yürüyüşü, giderek albümü dinleme listelerinizin üstlerine almanızı sağlayabilir.

Grubun ilk gününden bu yana kadrodaki tek kurucu üye ve türün en mühim gitarist, bestecilerinden Jim Matheos’un 2019’un ortalarında kolları sıvayarak yazımına başladığı albüm için vokalist Ray Alder de hem albümün grubun kariyerindeki yeri için yapılan bu iddiayı onaylayacak hem de içerik hakkında ilk ağızdan bir ifadeyle, “Yazdığımız müzik tarzları bu kaydı kataloğumuzun geri kalanından ayırıyor” diyor.

Enerjisi yerinde, türün gerek şartlarını barındıran ve hikâyenin devamı için cazip bir açılış şarkısı olan “The Destination Onward”, takibinde tansiyonu belirleyen albümün ışıldayan şarkılarından “Shuttered World” ve o tansiyona albümün orta yerinde yeni bir ayar çeken “Scars” ile son düzlüğe sert nefesini üfleyen “Glass House” albümün ritmik üst seviyesinin belirleyicileri oluyor.

Elektronik unsurların, ruhani his uyandıran ve oldukça sert şarkıların varlığına da dem vuran Adler, “Her şarkının aynı sesi çıkardığı bir albümün aksine dinleyiciye, dinlemesi için bir sürü farklı şey sunmaya çalıştık. Bu nedenle albüm, çeşitli ruh hallerinde hareket eden ve belki de bugüne kadarki en hayati sürümünü yapan bir rollercoaster yolculuğu gibi bir şey” sözleriyle albümün şifrelerini veriyor.

Albümün progresif karakterinin farklı sulara açılan kolları arasından daha geleneksel izlerden ilerleyen, özenli ve yakışıklı şarkılardan “Alone We Walk” ile agresif tonların üzerine cuk oturduğu “Liar” albümün çeşitli ruh hallerini resmediyor.

Matheos ve Adler’in yaklaşık bir yıl boyunca yakın bir şekilde çalışarak, 13’üncü albümleri için tamamladıkları 13 şarkı için sarf edilen yoğun emeğin ve ikilinin birlikte mesai yaptığı tüm yılları temsil eden bir albüm olarak da grubun diskografisinde önemli bir yere oturacak gibi görünüyor.

Albümün dokunaklı ve hassas yüzeyi de bütünün içinde çeşitliliğe sahip.

Burada, tüm detaylarıyla kendine alıştırarak saplanıp kalınacak şarkılardan biri olan “Now Comes the Rain” ile hemen ardından devreye giren “The Way Home” ve öne çıkan şarkılardan biri “Under The Sun” kendi bölgelerinde bir üçlü oluştururken, “Begin Again”, “When Snow Falls” ve nefis bir dokunuşla perdeyi kapatan “The Last Song”, üzerlerine düşen görevleri ziyadesiyle yerine getiriyorlar.

Kayıt sürecine katkıda bulunan müzisyenlere değinmek gerekirse, bazı sololarda imzası bulunan turne gitaristi Mike Abdow ile “When Snow Falls”da baget sallayan Porcupine Tree / The Pineapple Thief davulcusu Gavin Harrison öne çıkıyor. Ayrıca, “Under The Sun” şarkısında grubun kayda ilk defa bir yaylı bölümü dahil ettiğini görüyoruz.

Özenli ve sıkı bir çalışmanın sonucu akıl dışı gündemimizin ortasına doğan “Long Day Good Night” ile Fates Warning, 35 yıl içerisinde sürekli evrilen, gösterişli ve keyifli kariyerlerine parlak bir sayfa daha eklemeyi başarıyor.

tr_TRTurkish