2018 Küresel Riskler Raporu’nda çevre sorunu ilk sırada

Her yıl Ocak ayında yayımlanan ve dünyayı bekleyen en önemli riskler hakkında küresel uzmanların ve karar alıcıların görüşlerini yansıtan Küresel Riskler Raporu’nun 2018 incelemesinde birçok türün tükenme tehdidiyle karşı karşıya kalmasına neden olan biyoçeşitlilik kaybından yeni savaşların çıkabileceğine yönelik artan endişelere kadar pek çok konuda, geri dönüşü olmayan bir noktaya gidildiği ifade ediliyor.

2018’de güçlü ekonomik büyüme beklentisi ise toplumlar, ekonomiler, uluslararası ilişkiler ve çevre gibi alanlarda dünyanın temelini oluşturan karmaşık sistemlerin pek çoğunda karşı karşıya kalınan ciddi zaafların üstesinden gelmeleri için liderlere benzersiz bir fırsat sunuyor.

Yıllık Küresel Riskler Algı Anketi, uzmanların yüksek risk altında geçecek bir yıla daha hazırlandığını ortaya koyuyor. Anket kapsamında yaklaşık 1.000 katılımcıya 2018’de yaşanacak risk eğilimleri hakkında görüşleri sorulurken yanıtların %59’u risklerin artacağı, %7’si ise risklerin azalacağı yönünde oldu.

2017’deki raporda olduğu gibi çevre konuları, uzmanların dile getirdiği endişeler arasında açık arayla en ön sırada yer alıyor. Uzmanlardan, 30 küresel risk arasında olasılık ve etki boyutlarının önceliklendirilmesi talep edildi. Bunun sonucunda, beş çevresel riskin tamamının- 1) şiddetli hava şartları, 2) biyoçeşitlilik kaybı ve ekosistemde çöküş, 3) büyük doğal afetler, 4) insan eliyle yaratılan çevre felaketleri ve 5) iklim değişikliğinin iyileştirilmesi ve uyum çabaları konusunda başarısızlık- her iki boyutta da üst sıralarda yer aldığı tespit edildi. Şiddetli hava şartlarından kaynaklanan olaylar ise en dikkat çekici risk olarak değerlendirildi.

“İvedilikle aksiyon almamız gerekiyor”

Zurich Insurance Group Risk Direktörü Alison Martin, konuya ilişkin değerlendirmesinde “Şiddetli hava koşulları, bir kez daha hem olasılık hem de etki bakımından en önemli küresel risk olarak değerlendirildi. Başka risklere karşı hassasiyetin de arttığı bir dönemde, çevresel riskler ortak sistemimizin temelini ciddi biçimde tehdit ediyor. Ne yazık ki, iklim değişimi gibi önemli trendlere hükümetlerin ve kuruluşların şu an için ‘hem çok az hem de çok geç’ yanıt verdiklerini gözlemliyoruz. Daha sağlam bir gelecek inşa etmek için henüz çok geç kalmış değiliz ancak sistemin çökmesi ihtimalini ortadan kaldırmak için ivedilikle aksiyon almamız gerekiyor” şeklinde konuştu.

Dünya Ekonomik Forumu Kurucusu ve İcra Kurulu Başkanı Profesör Klaus Schwab ise, “Ekonomik iyileşmede kazanılan ivme, dünya genelindeki kurumları, toplumları ve çevreyi zayıflatmasına müsaade ettiğimiz olumsuz durumların üstesinden gelmek için önemli bir fırsat sunuyor. Küresel sistemlerin çökme riskini ciddiye almalıyız. Birlikte hareket edebildiğimizde, bunu engellemek için gereken kaynaklara, yeni bilimsel ve teknolojik bilgilere sahibiz. Her şeyden önemlisi, ortak bir gelecek için beraber çalışmak için ihtiyaç duyduğumuz istek ve ivmeye kavuşmamız gerekiyor” dedi.

 

İklim Haber

tr_TRTurkish