Yeryüzündeki Masal Diyarları

“Masalsı bir atmosfer için nerelere gitmek gerekir?” sorusuna anket sitesi Quora’da verilen yanıtları BBC Travel’dan Husna Haq derledi.

Almanya’nın Alp bölgesinde Sindirella’nın şatosunu anımasatan saray, Hobbit ve Yüzüklerin Efendisi gibi fantastik eserlerin yazarı JRR Tolkien’e esin kaynağı olan Göller Bölgesi de dahil, listeye giren yedi büyülü ortamın listesini aşağıda görebilirsiniz.

Hollanda’nın lale tarlaları

Bu rengarenk muhteşem çiçek tarlaları çocuk kitaplarındaki resimleri andırıyor.

Hollanda’da çiçek tarlalarını yürüyerek ya da bisikletle veya karavanla gezmek iyi zaman geçirmek için başvurulan modern etkinliklerden biri. Lalenin Hollanda’daki tarihi eskilere dayanıyor. 16. yüzyılda ülkeye ithal edilen bu çiçekler Hollanda’nın Altın Çağı olan 17. yüzyılda popüler oluyor.

En çok beğeni toplayan tarlalar Hollanda’nın batısında Leiden ve Den Helder şehirlerinde bulunuyor. Diğerleri ise Enkhuizen ve Flevoland yakınlarında yer alıyor.

Hollanda’da her yıl üç milyar lale soğanı ekiliyor ve Mart’tan Ağustos’a kadar uzayan lale sezonunda bu tarlalar binlerce ziyaretçi çekiyor.

Sagrada Familia, Barcelona-İspanya

Gaudi’nin hayal ürünü bu yapıtı incelikle oyulmuş, hikayelerle ve sırlarla dolu Gotik bir anıt şato gibidir.

İspanya’nın en ünlü mimarlarından biri olan Antoni Gaudi’nin tasarımı olan bu Roman Katolik kilisesi UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor. Kilisenin inşaatına 1882’de başlandı. Gaudi 1926’da öldüğünde dörtte biri tamamlanmıştı. Bundan sonra araya giren İç Savaş, yangın ve bazı tartışmalı durumlar nedeniyle inşaat çok yavaş ilerlemişti. Mimarlar Gaudi’nin 100. ölüm yıldönümü olan 2026’da projenin tamamlanmasını öngörüyor.

Kilise yılda üç milyon ziyaretçi ile Barcelona’nın en çok turist çeken merkezi. Haklı nedenlerle tabii. Sagrada Familia eşi benzeri olmayan, baş döndürücü bir başyapıt. Gaudi’nin bu eseri Barcelona’yı da İspanya’nın kültürel başkenti kılıyor.

Göller Bölgesi, İngiltere

İngiltere’nin kuzey batısındaki Göller Bölgesi, kartpostallara özgü vadileri, parıldayan gölleri, alımlı dağları ve yamaçları ile masallardan fırlamışçasına bir hava yaratıyor.

İngiltere’nin ünlü sair ve yazarlarına ilham kaynağı olan bu bölge yılda 16 milyon ziyaretçi çekiyor. Kırları, beyaz evleri, taş duvarlarla çevrili tarlaları özellikle şehirlerde yaşayanlar için masallara özgü bir atmosfer yaratıyor.

Sørvágsvatn Gölü, Faroe Adaları

Danimarka’ya bağlı özerk Faroe Adaları’ndaki Sørvágsvatn (Leitisvatn) Gölü 6 km uzunluğuyla takımadaların en büyük gölüdür. Optik bir illüzyon sayesinde göl sanki denizden yüzlerce metre yukarıda görünür.

Oysa deniz seviyesinden yüksekliği sadece 30 metredir. Gölün etrafındaki dik uçurum ve belli bir açıdan görüntü alma sayesinde olduğundan daha Krzywy Domek yukarıda görünür.

Vagar adası bu gölün yanı sıra yüksek uçurumları, nadir kuşları ve yeşil otlakları ile farklı doğal güzellikleri de barındırır.

Preikestolen uçurumu, Norveç

Ryfylke bölgesinde çok sayıda turist çeken deniz kenarındaki bu uçurum Holywood filmlerinden çıkmış gibidir.

25 metre genişliğindeki bu kaya denizden 604 metre yüksekliktedir. Uçurumun 10 bin yıl önce Buz Çağı’nda oluştuğu sanılıyor. Buzullardan sızan sular dağdaki yarıklara dolup donarak büyük kaya parçalarının kopmasına neden olmuştur.

Neuschwanstein Şatosu, Bavyera-Almanya

Bavyera eyaletinin güney batısındaki Alp Dağlarının eteklerinde yer alan bu şatonun Disneyland’daki Uyuyan Güzel Şatosu ile Disneyworld’deki Sindirella Şatosu’na esin kaynağı olduğu söylenir.

Bu büyülü mekan, parıldayan kireçtaşı cephesi, gösterişli kuleleri ve içindeki şövalye zırhlarıyla masalsı bir şatoda olması gereken her şeye sahiptir.

Sanki kapısından yakışıklı bir prens ile güzel karısı çıkıp da sizi selamlayacak gibidir.

1869’da Bavyera kralı 2. Ludwig bu şatoyu özel dinlenme mekanı olarak yaptırmıştır. 1886’da kralın ölümü üzerine halka açılan şato bugün yılda 1,3 milyon turist çekmektedir.

Çarpık Ev (Krzywy Domek), Polonya

Polonya’daki 4000 metre karelik bu çarpık ev, çocuk kitapları çizeri Jan Marcin Szancer ile ressam Per Dahlberg’in eserlerinden esinlenmiştir. Sahil kasabası Sopot’ta yer alan ve alışveriş merkezi, restoranlar ve bir radyo istasyonu barındıran bu baş döndürücü bina her yıl binlerce turist çekiyor.

Bu makalenin İngilizce aslını BBC Travel’da okuyabilirsiniz.

tr_TRTurkish